Sonbahar mevsiminin gelmesiyle hava değişimi, hemen hemen herkesi etkiliyor. Mevsim geçişleri grip, boğaz ağrısı gibi rahatsızlıklara davetiye çıkarırken özellikle boğaz ağrısı söz konusu olduğunda konuşmakta ve yemek yerken lokmalarımızı yutmakta güçlük çekiyoruz…
Sonbahar ile kış mevsiminin en yaygın sorunlarından biri olan ve yaşam kalitemizi oldukça düşürebilen ‘boğaz ağrısı’, yaygın inanışın aksine hastalık değil; boğazda yanma ile kazınma hissi ve yutkunmayı engelleyebilecek derecede şiddetli ‘ağrı’ oluşturabilen hastalıkların bir belirtisi… Bu konuda temkinli olmalı ve sağlığımızı korumak adına önlemler almalıyız. Acıbadem (Kadıköy) Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Haluk Özkarakaş, özellikle boğaz enfeksiyonu söz konusu olduğunda kendimizi nasıl korumamız gerektiğini 10 maddeyle aktarıyor.
1- Bol Bol Su İçin
Boğaz ağrısına karşı dikkat etmeniz gereken en önemli kural, bol bol su içmek olmalı. Çünkü vücutta sıvı eksikliğinde azalan tükürük; boğazda kurumaya, böylece ağrının artmasına sebebiyet veriyor. Boğaz ağrısını azaltmak için alınan ilaçların birçoğu vücudu terletirken; terlemeyle daha fazla sıvı kaybedilmesi ise ağrı yakınmasını artırıyor. Xylitol içeren pastiller, ağız gargaraları, tuz ve veya karbonatlı suyla ağzın çalkalanması, boğaz ağrısına ancak bir dereceye kadar yardımcı oluyor. Bol sıvı tüketmek ise bakteri ve virüslerin boğazda tutunmalarını önleyebiliyor. Diğer yandan meyve sularının kilo aldırma özellikleri nedeniyle sıvı olarak suyu tercih etmeniz önem taşırken, boğazın daima nemli kalması için suyu sık ve yudum yudum içmeye dikkat etmeniz de ayrıca önemli.
2-Maske Olmadan Asla
Covid-19 pandemisinde, ev dışı ortamlarda maske takmak artık ‘olmazsa olmazımız’ haline geldi. Maske takmak, ilerleyen yıllarda da, hava yoluyla bulaşan viral ve bakteriyel enfeksiyonlardan korunmak adına alışkanlığımız olacak gibi görünüyor.
3-Ellerde ‘20 Saniye’ Kuralı Çok Önemli
Dışardan eve geldiğinizde, yemek yemeden önce ve toplu taşıma araçları kullanımı sonrasında sık aralıklarla, ellerinizi en az 20 saniye sabunla yıkamayı asla ihmal etmeyin. Sabun olmayan yerlerde ise alkol bazlı dezenfektanları, geleneksel kolonya veya cilt için uygun olan diğer dezenfeksiyon sıvılarını kullanmayı alışkanlık haline getirin.
4-Çalışma ortamınız steril olmalı
Özellikle çalışma ortamınızda masalar, kapı kolları, musluk açma kapatma kolları ve elektrik tuşları sık aralıklarla mutlaka sterilize edilmeli. Ayrıca her gün bilgisayarınızın klavyesini ve telefonlarınızı da sterilize etmeyi unutmayın.
5-Eşyaları Ortaklaşa Kullanmayın
Yine bakteri ve virüslerin bulaşmalarını önlemek için bardak, çatal ve kaşıkları ortaklaşa kullanmamak; dikkat etmeniz gereken bir diğer korunma yöntemi…
6-Ağız ve Gözlerinize Dokunmayın
Bakteri ve virüslerin bulaşma riskine karşı ellerinizi yıkamadan; yüzünüze, özellikle de ağız ve gözlerinize dokunmayın.
7-Zorunlu Olmadıkça Girmeyin
Okullar, iş yerleri, toplu taşıma araçları, her türlü kapalı toplanma alanları veya yer alacağınız faaliyetler de boğaz ağrısına yol açan mikropların bulaşmasını kolaylaştırıyor. Virüs ve bakterilerin bulaşma riskine karşı mecbur olmadıkça, kalabalık ortamlara girmemeniz, günümüzde en önemli korunma yöntemleri arasında yer alıyor.
8-Sigara İçmeyin
Herhangi bir enfeksiyon olmasa bile sadece sigara içmek veya sigara dumanına pasif olarak maruz kalmak boğazı tahriş ederek ağrıya yol açabiliyor. Bu nedenle sigara içmeyin ve içilen ortamlarda bulunmayın.
9-Kafein ve Alkolden Kaçının
Boğaz ağrısından yakındığınızda kafein ve alkol içeren içeceklerden de kaçınmanız gerekiyor. Çünkü bu içecekler vücuttan su atılımına, bunun sonucunda da boğaz ağrısının artmasına neden oluyor.
10-Sirke, Limon Suyu ve Bal Tüketimine Dikkat
Peki, bal boğaz ağrısını hafifletir mi? Sirke ile gargara yapmak fayda sağlar mı? Limon suyu boğaz ağrısını dindirir mi? Boğaz ağrısında toplumda yaygın olarak uygulanan bu yöntemler ve tüketilen besinler abartılmadığı sürece fayda sağlıyor. Ancak gereğinden fazla yapıldıklarında veya tüketildiklerinde sağlığı tehdit etmeleri de kaçınılmaz. Elma sirkesi; asidik yapısıyla boğazdaki mukusun parçalanmasına katkıda bulunarak bakterilerin yayılmasını önleyebiliyor. Boğazınız ağrıdığında birkaç gün, sabah akşam gargara yapabilirsiniz. C vitamini ve antioksidanlar içeren limon suyu, boğazda enfeksiyona karşı direnci artırmasının yanı sıra tükürük miktarını çoğaltarak mukoza zarlarının nemli kalmasına yardımcı olurken, her gün içilen limon suyunun kan sulandırıcı özelliği nedeniyle ilaçlarla birleşirse, kanamalara neden olabileceğini unutmayın. Yine asidik olması diş minesinde zayıflamaya yol açabilirken, balın içeriğindeki propolis gibi bağışık artırıcı maddeler sayesinde, yutma sırasında enfeksiyona yol açan virüs ile bakterilerin boğazda bulaştığı bölgede çoğalmalarını yavaşlatabiliyor. Zencefil karıştırılmış bal da boğazda rahatlık hissi verebiliyor.
Yeni Nesil Lezzet Durakları Bir Sonraki:
Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı